18 Ağustos 2011 Perşembe

C.Ronaldo sökücü Dani Alves!



Mevzu el Classico olunca Messi'den, Mourinho'dan, kavga dövüşten bahsi açmak adettendir ilk başta. Ben başka yoldan gidiyorum. Futbol sezonu yaz uykusundan yeni yeni uyanmaya başlarken, acıkmış futbolseverlere ilaç gibi geldi İspanya Süper Kupa mücadelesi. Ne iki takımı ne de aralarındaki tarihi rekabeti yeniden yüceltmeye ihtiyaç yok. O zaman söze Dani Alves'i överek başlayalım. İki maç boyunca C.Ronaldo sol kanattan minik ama hızlı adımlarla içeri her sokulma girişiminde Dani Alves tarafından etkisiz hale getirildi. Hızlı koşusuyla yapmayı başardığı bir-iki orta da zaten Dani Alves'in kontrolünde gelişti, Ronaldo'nun yaptığı can havliyle ayağa kalkmaya çalışan büyük baş hayvanın idrarını kaçırması gibi bir şeydi.

Ronaldo'nun bizim görebildiğimiz kadarıyla (yani sahadaki) karakterinden hoşlanmasam bile, ona haksızlık yapan biri değilim. O da insanolmayangillerden benim için, yani "insansı". Fakat belki frikik, belki kafa vuruşu gibi avantajları olmasına rağmen futbol zekası bakımından Messi'nin onda birine denk geliyor anca. Ayrıca yaptığı hızlı bacak hareketleri Messi'nin iddiasız  (düz!) top sürüşü kadar fayda getirmiyor. Messi bugün Iniesta'ya attığı gol pası ve öncesinde yaptığı dribbling ile Ronaldo'nun ipini çekmiş oldu gözümde. Artık bir sezonda 90 gol bile atsa, kendisini sürekli ikinci olarak göreceğim.

Bu maç methiyeler düzebileceğimiz Messi, ilk maçta sanırım 30ncu dakikada topla buluşabildi. Süper Kupa'yı alan Barcelona oldu ama bana kalırsa R.Madrid özellikle kendi sahasındaki olmak üzere iki maçta da Barca'yı fazlasıyla zorladı. Ama Messi'nin garip tecellisine boyun eğdiler. Biraz pis oynuyorlar, sert oynamaktan daha fazlası, bu Barcelona'yı oldukça bozuyor, bununla birlikte oldukça yürekli oynadıkları da bi gerçek. Fatih Terim görmüş G.Saray gibiler :) Barcelona için tehlike çanı gibi bir şey bu, hazır olmamak pek geçerli bir sebep değil bu maç için, hem de zaten Barca önemli takımlarla hazırlık maçları oynadı, sezonu geçen hafta açmış değiller. Geçen sezonun efsanesi beşlik (5!) maçın tekerrür etmesi zor gözüküyor. Anlaşıldı ki iki takım zirvede yine yalnız kalacaklar, aralarındaki maçlar yine olaylı geçecek ve Messi durmadığı müddetçe Mourinho'nun ve R.Madrid'li oyuncuların emekleri hep teğet geçecek.

Pis oyun derken hakemlere olan hayretimi dile getireyim. Geçtiğimiz sezondan süregelen hayretim Mourinho'yu tanık değil sanık sıfatına sokuyor. Bu kadar kasti, bu kadar tekmeli bir sistem belirleyen Mourinho'lu R.Madrid sadece maç sonunda kavga çıktığında sayıca eksiliyor. İtalya ligi mi sert, İngiliz hakemler mi hoşgörülü, hiç, hiç biri... İspanyol hakemler beceriksizlikleriyle sertliğiyle nam salmış bütün ligleri gölgede bıraktılar sağolsunlar.

Fabregas Barca için dünyadaki en doğru transferdir der dururum. Hakikaten de öyle. Xavi giderse ne olacak sorunu bertaraf edilmiştir gözümde. Keşfini Dünya Kupası'nda yaptığım Alexis Sanchez'de geçtiğimiz sezon eksikliği duyulan kanat-forvet ihtiyacını kapatacak kalitede. O ve Pedro, hatta Afellay aynı forma için mücadele edecekler gibi geliyor.

Kavga dövüşe hiç girmeden, heyecanlı ve güzel bir seri tamamlandı diyerek noktalıyorum. Gönül isterdi ki (taraftar gönlü bu) Barca biraz daha domine edebilseydi seriyi. Artık önlerindeki maçlara baksınlar, Morinho'da öyle önünden yesin biraz...


Hiç yorum yok: